SÖZLÜ SUNU YARIŞMASI    
         
 
 

Y-10

YİĞİT T, TURAN S, ERDEMLİ Ö

 

AÇIK KALP CERRAHİSİ SONRASI DELİRYUM

TÜRKİYE YÜKSEK İHTİSAS HASTANESİ ANESTEZİ KLİNİĞİ

Deliryum dikkatsizlik, bilinç düzeyi değişiklikleri ve disorganize düşünmeyle karakterize akut bilişsel değişikliktir. Postoperatif dönemde gelişen deliryum tablosunun mortalite ve morbiditeyi arttırdığı, hastanede, yoğun bakımda kalış süresini uzattığı ve maliyeti yükselttiği bilinmektedir. Biz bu çalışmada açık kalp cerrahisi geçirecek hastalarda öne çıkan risk faktörlerini belirlemeyi, yoğun bakım ünitesinde konfüzyon değerlendirme ölçeği(KDÖ-YBÜ) kullanarak deliryumu tanısı koymayı ve klinisyenlerin deliryum gelişen hastaları tanımada ne oranda başarılı olduklarını görmeyi amaçladık

Yöntem:
Bu çalışmaya 01.01.2011 – 31.12.2011 tarihleri arasında açık kalp cerrahisi uygulanan 400 hasta dahil edildi. Olguların preoperatif, intraoperatif ve postoperatif verileri kaydedildi. Klinisyenlerin deliryum geliştiği düşündükleri hastalarla, KDÖ-YBÜ testiyle deliryum tanısı alan hastaların uyumu değerlendirildi.

Bulgular:
Çalışmamızda 400 hastanın %5.6 (n=23)'sında deliryum tablosu tespit edildi. Deliryumun 24. saatte görülme sıklığı %3,8 idi. Bu hastaların %3'ünün hipoaktif, % 0,8'inin hiperaktif deliryum tablosunda olduğu görüldü. Deliryumun 72.saatte görülme sıklığı ise %1,8 idi. Bu hastaların %0,8'inin hipoaktif, %1'inin ise hiperaktif deliryum tablosunda olduğu belirlendi. Klinisyen gözlemi ile deliryum olduğu düşünülen hastalarda bu durum testle doğrulanmadı. Klinisyenler tarafından hiperaktif deliryum gelişen hastaların tanındığı ancak hipoaktif deliryum olgularının tanınamadığı belirlendi. 24.saatte deliryum gelişen hastalarda, preoperatif risk faktörlerinden yaş, işitme cihazı kullanımı, koroner arter hastalığı bulunması; intraoperatif risk faktörlerinden hematokrit düzeyi; postoperatif risk faktörlerinden hematokrit düzeyi, drenaj düzeyi, tekrar cerrahi geçirme, bağlanma öyküsü ve kan transfüzyonu yapılması istatistiksel olarak anlamlı bulundu. 72.saat için ise risk faktörleri ise sırasıyla preoperatif, intraoperatif ve postoperatif dönemlerde; yaş, hematokrit düzeyi ve ventilatöre bağlanma süresiydi.

Sonuç:
Çalışmamızın sonucunda, açık kalp cerrahisi sonrası deliryum tablosunun tanınmasında klinik gözlemin yetersiz olduğunu gözlemledik. Bu nedenle açık kalp cerrahisi sonrası mortalite ve morbiditeyi önemli ölçüde arttıran deliryum tablosunun, özellikle risk faktörlerinin yüksek olduğu hastalarda, erkenden tanınması için, yoğun bakımlarda günlük KDÖ-YBÜ testinin yapılmasının gerekli olduğu kanaatindeyiz.